Camelot
Camelot RPG
Orta Çağ'nın büyüsüne hoş geldiniz!
Üye olunuz veya Giriş Yapınız...

Sitemiz birkaç ay süren bir aradan sonra yenilenmiştir . Yazılmış tüm rpler silinmiştir . Eski üyeler yeniden rütbe edinmelidir.
Site yönetimi
Vittoria Yvaine Vetra - Gladiola Eclipse - Claire Masen
iYİ RPLER!
Camelot
Camelot RPG
Orta Çağ'nın büyüsüne hoş geldiniz!
Üye olunuz veya Giriş Yapınız...

Sitemiz birkaç ay süren bir aradan sonra yenilenmiştir . Yazılmış tüm rpler silinmiştir . Eski üyeler yeniden rütbe edinmelidir.
Site yönetimi
Vittoria Yvaine Vetra - Gladiola Eclipse - Claire Masen
iYİ RPLER!
Camelot
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Camelot yıkıldı ve yeniden kuruldu. Peki yenisi, eskisi kadar umursamaz mı? Yoksa eskisinden güçlü mü?
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Katelyn. ~

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Katelyn F. LeFepre
Saray Çalışanı
Saray Çalışanı
Katelyn F. LeFepre


Nerden : Adını bile unuttuğum ülkemden.

Katelyn. ~ Empty
MesajKonu: Katelyn. ~   Katelyn. ~ Icon_minitimePtsi Tem. 18, 2011 5:20 pm

"Lütfen!" diye bağırdı çaresizce onu sürükleyen adama. "İzin ver gideyim. Eğer beni bırakırsanız bir daha asla bu sınırlara gelmem. Uzaklaşırım!" asker bir an onun çaresiz yüzüne bakarak kolunu gevşetse de, fikrini değiştirmiş olmalı ki onu sürüklemeye devam etti. "Anne! Baba! İmdat!" diye bağırmaya başladı bu sefer. Eskiden koşup oynadığı koridorlar şimdi kan içinde kalmıştı. Her yerde kesik ya da ölmüş bir bedene rastlıyordu Katelyn. Bu kadarı fazlaydı onun için. Midesi bulanmaya başlamıştı, gözleri kararıyordu. Babası ona güvenmesini söylemişti, hep yanında olacak, onu ve annesini koruyacaktı. Peki şimdi neredeydi? Bir anda kalenin dışından bağırışlar duyuldu. Katelyn babasına ne olduğunu öğrenmek zorundaydı. Onu sürükleyen kola doğru yavaşça çevirdi başını. Ağzını açıp dişlerini ısırmak için öne uzatırken onu götüren adama bakmaya devam ediyordu. Hızlı davranmak zorundaydı. Adam eline batan sivri dişleri hissettiğinde öfkeli bir şekilde bağırıp kızı yere atarken Katelyn duyduğu acıya aldırmamaya çalışarak koşmaya başladı. Sendeliyordu, elbisesi hızını kesiyordu belki de ama pes etmeye niyeti yoktu. Arkasından adamın panik olmuş sesini duyabiliyordu, ama o paniğin arkasındaki öfkenin de farkında olacak kadar büyüktü. "Prensesleri kaçtı. Yakalayın kızı!" gözlerinden akmak için direten yaşları engellemeye çalışarak bulduğu en uzak pencerenin önünde durdu. Metalin yere çarpan sesini duyabiliyordu. Ellerini soğuk ve üzerine sıçramış kanlardan yapış yapış olmuş cama koyup avludaki kalabalığa baktı. Ateş... Kocaman bir ateş vardı. Peki ya o ateş orada ne yapıyordu? Ortasındaki insan neden kaçmıyordu? İnsan... Katelyn o noktaya gözlerini kısarak bakmaya başladı. Bir anda şaşkınlık dolu iç çekişi ile metalik kanın tadını ağzında hissedebiliyordu sanki. Elleri ağzında, gördüğü sahneye inanmak istemeyerek geriye doğru adımlar attı. "Baba..." belinden sanki kaçması bekleniyormuş gibi sıkıca tutulurken öfkesini kontrol edemeyip çığlık atmaya başladı. "Babamı öldürdünüz! Onu öldürdünüz! Barbarlar!" onu kaldıran kaslı adam sanki kızın bağırışlarından ya da ağırlığından hiç etkilenmiyormuş gibi yürümeye devam etti. Katelyn sesi kısılana kadar bağırmayı sürdürdü. İlk defa bir savaşta yeniliyorlardı, ilk defa babasının gerçekten sonsuza kadar yanında kalmayacağının farkına varıyordu. Düşmanların yılan simgeli bayrağı altında ilerlerken gözlerini yumdu. Bunların bir düş olmasını diliyordu.

Gözlerini yüzüne çarpan soğuk su ile açtığında adamların gülüşmelerini duyabiliyordu. O anda onlara saldırmak için nelerini vermezdi. Ama yalnızca on yedi yaşında bir kızdı. Hiç şansı yoktu, ayağa kalktığı anda öldürürlerdi. Bu yüzden sadece yüzünden damlayan suları eli ile silmekle yetindi. O suların birikmiş gözyaşlarını bastırdığı için memnundu. Onu kaçıran ve krallığını yıkan adamlara baktı. Kendilerine şövalye demelerine rağmen, öyle olmadıklarını düşünüyordu Katelyn. Onlarda onur yoktu, gurur yoktu, saygı ise hiç yoktu. Barbar insanlardı onlar, birbirlerine kaba davranıyorlardı. Kaçırdıkları kadınlara kötü davranıyorlardı. Bazı kadınların geceleri çığlıkları ve inlemeleri eşliğinde uyumaya çalışıyordu. Her gün bir adamın da onun yanına gelmesinden korkuyordu. Ama kimse gelmedi.

Katelyn'in nereye gittikleri konusunda en ufak bir fikri yoktu. Bu yüzden evlerin bulunduğu kasaba gibi bir yere geldiklerinde şaşkınlığını gizleyemedi. Burada yardım istenebilecek bir sürü insan varken, o adamlar neden durmuşlardı ki? Ellerini ve ayaklarını çekiştirmeye başladı. Adamlardan biri onu arabadan indirirken uğraşmaya devam etti. Ona her zaman yaptıkları gibi vuracaklarından emindi. Ama onlar oldukça sakin görünüyordu. Hatta bazılarının dönüp, o sarı ve ağızlarındaki iğrenç kokuyu gizlemeden Katelyn'e güldüğünü bile görebiliyordu. Sinirleri bozulmuştu. Ülkesinde, her şeyi yönettikleri sarayı özlemişti, rahat yatağını, annesini ve babasını... Ama bir daha asla oraya dönemeyeceğini biliyordu. Bu yüzden onu esir alan şövalyelerin kendisini bir adama sattığını fark ettiğinde bile sesini çıkarmadı. Onu satın alan adamın iyi biri olduğunu ummaktan başka çaresi kalmamıştı.

3 yıl sonra...

"Geliyorum!" diye bağırdı titrek sesi ile. Prensesin çarşaflarını katlarken anılarını hatırlamaya devam etti. Üç yıl önce, satın alan adama ilk başta şüpheyle yaklaşmış olsa da sonradan adama yakınlaşmıştı. Kıza gerçekten iyi davranmıştı. Katelyn, o kadar uzun zamandır iyi birine rastlamamıştı ki bunun nasıl bir his olduğunu bile unutmuştu. Bu sefer daha rahat davranabiliyordu. Esir alındığı günlerin izleri hala üzerinde olsa da, yeni hayatına yavaş yavaş uyum sağlamaya başlamıştı. İki yıl önce Camelot'a geldiklerinde adam onu kralın karşısına çıkarmıştı. Katelyn iyi karşılaşacağından emindi. Sonunda rahat bir yatakta uyumanın keyfini çıkaracaktı. Ama kral onu şöyle bir süzdükten sonra sarayda çalışmasına karar vermişti. Öfke ve duyduklarının getirdiği şaşkınlıkla krala bakmıştı kız. Onun son derece ciddi olduğunu gördüğünde ise yeniden ağlamamak için kendini zor tutmuştu. Yarım istemek için onu getiren adama döndüğünde ise, artık yardım almayacağını anlamıştı. Adam onda şimdiden soğuk bakmaya başlamıştı. Üzerindeki soylu giysilerden kızın izlerini silmek ister gibi ellerini giysilerinde dolaştırıyor, sanki böcek kovuyor gibi yapıyordu. Camelot'ta bir yuva bulacağını düşünmüştü. Kralın kendisine neden inanmadığını hiçbir zaman öğrenememişti. Ama onun yakınlarında duran kızın bir an için gözlerinin sarıya döndüğünü gördüğüne emindi. "İçeri gelin." duyduğu zarif ses ile içeri girip dolaba elbiseleri yerleştirmeye başladı. Üç yıl önce, bir prensesti. Tıpkı o kız gibiydi. Üç yıl sonra ise, bir hizmetçi olmuştu. Kimse onun prenses olduğuna inanmamıştı. Katelyn kendi kendine bir karar aldı. Camelot'ta kimseye güvenmemesi gerekiyordu. Hem de hiç kimseye.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Katelyn. ~
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Camelot :: Site :: Kurgu :: Bireysel Kurgular-
Buraya geçin: